kaçmak

kaçmak
-ar -den
1. 逃跑, 逃脱: hapisten \kaçmak 越狱, 逃狱
2. 逃避, 躲避: alacaklıdan \kaçmak 躲避债主 okuldan \kaçmak 逃学 zahmetten \kaçmak 不愿吃苦 Ahmet ortalıkta yok, bir yere kaçmış olacak. 艾哈迈德不在场, 大概是躲到什么地方去了。
3. 不辞而别; 溜掉: Arkadaşınız şimdi buradayıdı, ne zaman kaçmış? 您的朋友刚才还要这儿, 什么时候不辞而别了?
4. (妇女)私奔: Komşunun oğlu ile kaçtı. 她和邻居家的儿子私奔了。Paralı bir çapkınla kaçtı. 她跟着一个有钱的花花公子跑了。
5. 在乎, 介意: Masraftan kaçmaz, ama parası yok. 他不在乎花钱, 不过他没有钱。
6. (女人)回避(男人): erkeklerden \kaçmak 回避男人
7. 泄漏, 渗透, 渗入, (意外)进入: Çakmaktan gaz kaçıyor. 打火机漏气。Boğazına kılçık kaçtı. 他的嗓子里卡进一根刺。Kulağına su kaçmış. 他的耳朵里进了水。
8. -e 偏移, 移位: Bu harf biraz aşağı kaçmış. 这个字母有点靠下。Şapkası yan kaçmış. 他的帽子戴歪了。Odanın halısı biraz sağa kaçmış. 房子里的地毯有点向右偏了。
9. (兴致、欲望等)消失: İstahı kaçmış. 他没了食欲。Neşesi kaçmış. 他没了兴致。Yarın çıkacağım yolculuğu düşünmekten uykum kaçmış. 一想到明天要出门旅行, 我睡意全无。
10. (织物)走丝: Çorabım kaçtı. 我的袜子走丝了。
11. 接近, 近乎: mübalağaya \kaçmak 近乎夸张 yeşile kaçan mavi renk 偏绿的蓝色
12. (颜色)变浅, 褪色
13. (与某些形容词连用, 起助动词作用)显得, 看上去: Bu söz soğuk kaçtı. 这话冷冰冰的。
◇ \kaçmaktan kovalamaya vakit olmamak 大事还忙不过来, 哪有功夫去管小事 kaçacak delik aramak 吓得恨不能找个地缝钻进去: Alacaklılar baltayı kapıya astılar, kaçacak delik arıyorum. 债主们已经逼上门来, 吓得我恨不得找个地缝钻进去。
◆ Kaçan balık büyük olur. 漏网之鱼都是大的。Kaçanın anası ağlamamış. 大难不死, 必有后福。

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • kaçmak — kaçmak; gitmek, I, 12, 60, 142, 195, 235, 272, 386, 529; I I, 5, 33, 87,164, 225, 234, 335; III, 40, 178 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • kaçmak — e, ar 1) Hızla koşup bir yere saklanmak Bir tehlike sezdiğin anda hemen eve kaçarsın. H. R. Gürpınar 2) nsz Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek Silahını hatta başındaki şapkasını bırakıp kaçıyor. R. E. Ünaydın 3) den… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kocaya kaçmak — kız ailesinin izni olmadan ve nikâhlanmadan bir erkekle kaçmak Büyük kızı kocaya kaçtığı zaman küçükleri on iki dönüm tarlanın hakkından gelecek kadar yetişkindiler. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • horozdan kaçmak — kadın, erkeklerden uzak durmak, onlardan kaçmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tabana kuvvet kaçmak — çok hızlı, koşarak kaçmak Sanki yerden taş aldığımı, hayır eğildiğimi görmüş gibi tabana kuvvet kaçıyor. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ...-nın dozu kaçmak — dozunu kaçırmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağzının tadı bozulmak (veya kaçmak) — bir kimsenin kurulu düzeni, dirliği bozulmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bayağı kaçmak — söz, davranış, giyiniş yakışmamak, uygunsuz olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çirkin kaçmak — hoş olmayan bir durum olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çorap kaçmak — çorabın bir teli kopup örgüsü uzunlamasına açılmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fazla gelmek (veya gitmek veya kaçmak) — çekilmeyecek, bıktıracak, tedirgin edecek bir durum almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”